aggravating circumstances ne demek?

  1. Cezayı ağırlatıcı nedenler
  2. Suçu ağırlaştırıcı sebepler

aggravating

  1. Ciddileştirici
  2. Cezayı arttırıcı
  3. Sinirlendirici
  4. Can sıkıcı
  5. Çileden çıkarıcı
  6. Kötüleştirici, ağırlaştırıcı

aggravatingly

  1. Rahatsız edici bir şekilde
  2. Şiddetlendirerek
  3. Can sıkıcı bir biçimde
  4. Çileden çıkartacak şekilde
  5. Sinir bozucu bir halde

circumstances

  1. Zenginlik, varlık
  2. Şartlar, koşullar

Türetilmiş Kelimeler (bis)

aggravatingaggravatinglyaggravationaggravation of damageaggravateaggravate toaggravatedaggravated assaultaggravated larcenycircumstancescircumstances durumlarcircumstances of ones lifecircumstancecircumstanced
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın