adı geçen ne demek?
- Aforementioned, aforesaid, aforenamed, mentioned, said, present.
adı geçmek
- Anılmak, söz konusu olmak, ismi geçmek: Necip Fazıl, adı geçen iki şiirden birer bölüm okudu. -A. Kabaklı.
adı gezmek
- Hükmü geçmek, şöhreti olmak.
geçen
- Bir önceki (hafta, ay, yaz, kış vb.)
- Last.
- Past.
- Former.
- Late.
- Other.
- Yester.
- Passing.
- Transitive.
- In excess of.