acetate of iron ne demek?

  1. Demir asetat

demir

  1. Bu elementten yapılmış
  2. Bazı nesnelerin demirden yapılmış parçası.
  3. Ayakkabı topuğuna veya ayakkabı burnuna aşınmayı önlemek için çakılan, özel olarak yapılmış madenden parça.
  4. Güçlü, kuvvetli, sert
  5. Çapa (II).
  6. İnsan veya hayvan memesi.
  7. Atom numarası 26, atom ağırlığı 55,847, yoğunluğu 7,8 olan, 1510 °C'de eriyen, mavimtırak esmer renkte, özellikle çelik, döküm ve alaşımlar durumunda sanayide kullanılmaya en elverişli element (simgesi Fe).
  8. Simgesi Fe , atom numarası 26, atom kütlesi 55,85 g, e.n. 1535
  9. Bazı minerallerde, hemen hemen her çeşit toprakta ve mineralli sularda bulunan atom numarası 26, atom ağırlığı 55, 847, sembolü Fe olan bir metal element. Hemoglobin, miyoglobin, sitokrom, peroksidaz, katalaz gibi bazı hemoproteinlerin temel kısmını oluşturur. Esas işlevi oksijenin hemoglobin içinde dokulara ve hücresel oksidasyon mekanizmalarına taşınmasıdır.
  10. Sağlamlık, dayanıklılık gibi özelliklerinden dolayı çoğu halk inanmalarında ve büyüsel işlemlerde kullanılan maden.

acetate of lead

  1. Kursun asetat

acetate base

  1. Asetat taban

of

  1. Sıkıntı, bezginlik, usanç, acı, yorgunluk vb. duyguları belirten bir söz
  2. (en)Ugh!.
  3. (en)In a general sense, from, or out from; proceeding from; belonging to; relating to; concerning; used in a variety of applications; as: Denoting that from which anything proceeds; indicating origin, source, descent, and the like; as, he is of a race of kings; he is of noble blood.
  4. (en)Denoting possession or ownership, or the relation of subject to attribute; as, the apartment of the consul: the power of the king; a man of courage; the gate of heaven.
  5. (en)Denoting the material of which anything is composed, or that which it contains; as, a throne of gold; a sword of steel; a wreath of mist; a cup of water.
  6. (en)Oil filters.
  7. (en)Denoting part of an aggregate or whole; belonging to a number or quantity mentioned; out of; from amongst; as, of this little he had some to spare; some of the mines were unproductive; most of the company.
  8. (en)Prep w dat , from, out of, of, away from, contrary to, by.
  9. (en)Denoting that by which a person or thing is actuated or impelled; also, the source of a purpose or action; as, they went of their own will; no body can move of itself; he did it of necessity.
  10. (en)Optional Form Source: US EPA.

iron

  1. Demir
  2. Demirden yapılmış
  3. Demir gibi
  4. Kuvvet, metanet
  5. Merhametsiz, zalim, katı yürekli
  6. Ütülemek: demir kaplamak
  7. Demir alet
  8. Demir şurubu
  9. Ütü
  10. Maden üçlü golf sopası

Türetilmiş Kelimeler (bis)

acetate of leadacetate baseacetate fibreacetate filmacetate lacqueracetateacetate rayonacetate silagesacetate silkacetate wireacetabularacetabular dysplasiaacetabular fossaacetabular fractureacetabularisofof a certain ageof a certain lengthof a certain qualityof a collapseof a deviceof a good familyof a hogof a kindof a moment agooo henryo ağır yaralıo anda söylemeko anda uydurmak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın