ağartmak ne demek?
- Ak duruma getirmek, beyazlatmak.
O zaman da denizde sakal ağartmış olanların çoğu bu işte bir bit yeniği var diye işkillenmişler.
H. Balıkçısı - Kuyumculukta gümüşü temizlemek.
- Su ile yıkayıp temizlemek
Çamaşırları ağartıncaya kadar neler çektim
- Rengini açmak, soldurmak
Bleach.
Whiten.
Decolor.
Blanch.
Blench.
Decolorize.
Decolour.
Decolourize.
To bleach.
To whiten.
To blanch.
To grey.
To make gray or white.
To brighten.
To polish.
To scour.
ağartma
- Ağartmak işi.
- Duyarkatın evrilme sırasında aldığı koyu rengi gidermek amacıyla filmi kimyasal işlemden geçirme.
- Doğal katışkıların fiziksel ya da kimyasal aracılarla giderilmesi sonunda rengin açılması, aklaşması.
Whitening.
Bleaching.
Bleichen, Bleichung
Blanchiment
ağartma banyosu
- Ağartma için hazırlanan kimyasal eriyik ve bu eriyikteki işlem.
Bleaching bath.
Bleichbad
Bain de blanchiment