şimdi ne demek?
- Şu anda, içinde bulunduğumuz zamanda
Şimdi daha bahtiyar bir haberi sevgili bir sesten bizzat duymaya imkân buluyoruz.
A. Ş. Hisar - Az sonra, yakında.
- Az önce, biraz önce, demin.
- Artık, bundan böyle, bu duruma göre
Sizden kaçan hayvanı da şimdi kim bilir hangi semtte satacaklar?
B. Felek At the present time.
Presently.
Anon.
Just.
Hereby.
Present.
At present.
At once.
Soon.
şimdi ödeyebilir miyim
Can i pay now
şimdi şimdi
- Ancak çok yakın bir zamandan beri.
Zarf.