şelale ne demek?
- Büyük çağlayan, çavlan.
- Bk. büyük çağlayan
- büyük bir akarsuyun yüksekten düşmesiyle meydana gelen büyük çağlayan, çavlan
- Cascade.
- Falls.
- Waterfall.
- Chute.
- Fall.
- Linn.
büyük
- Bkz. makro, hipertrofik
- Boyutları, benzerlerinden daha fazla olan (somut nesne), küçük karşıtı
- Çok, ortalamayı aşan (soyut kavram)
- Niceliği çok olan
- Üstün niteliği olan
- Yetişkin, belli bir yaşa gelmiş
- Önemli
- Alman mastı.
- Large.
- Wide.
büyük çağlayan
- Akarsu yataklarındaki eğim kesikliklerinde oluşan ve akımı ile geçirdiği su çok büyük nicelik taşıyan düşüş.
- Cataract.
- Cataracte
şelale çağlayan
- Cascade
şelasyon
- Şelatlanım
- Metal iyonlarının bağlayıcı maddelerle halka oluşturarak bağlanması.
- Chelation.