ılıkça ne demek?
- Biraz ılık, ılıcak.
- Slightly tepid.
biraz
- Bir parça, çok değil
- Kısa bir süre için
- Yeterince değil, yeter ölçüde değil, az miktarda.
- Karşı karşıya kavga etme. Savaşa atılma.
- Some.
- Tolerable.
- Little.
- Somewhat.
- Something of.
- Awhile.
ılıkçıl
- Ortalama 15 °C sıcaklıkta yaşayan bitki, mezoterm.
ılık
- Soğukla sıcak arası, ne soğuk ne sıcak
- Ne sıcak ne soğuk. Az ısınmış veya sıcaklığı kırılmış.
- Tepid.
- Temperate.
- Warm.
- Lukewarm.
- Balmy.
- Lukeworm.
- Soft.