ışıklandırmak ne demek?
- Işıklı duruma getirmek, aydınlatmak.
- To illuminate.
- To light up.
ışıklandırma
- Işıklandırmak işi, aydınlatma.
- Bk. aydınlatma
- Bir nesne üzerine ışık düşürme.
- Eski yapı, anıt ve benzeri yapıtların dıştan aydınlatılması.
- Lighting.
- Illumination.
- Lighting-up.
- Illumination
ışıklandırma ışıldağı
- Işıklandırmaya (yapı ve yapısal kalıntıların dıştan aydınlatılmasına) yarayan, genellikle doğrultusu ayarlanabilen ve dış hava etkilerine dayanıklı ışıldak.
- Floodlight.
- Flutlichtscheinwerfer
- Projecteur pour illumination