ışıklı ne demek?
- Işığı olan, aydınlık, ışıklandırılmış, nurlu, nurani.
Tünelin ışıklı ucundan doğru bir esinti geliyor.
Adalet Ağaoğlu - Neşe veren, sevinç yaratan, mutlu
Kara kara düşünürken, senin ışıklı mektubun geldi, değerli kızım.
H. TanerKadınınsa güzel yüzü dökülüyor önüne, kocasından uzaklaşıyor, ışıklı gözleri doluyor, dudağı titriyor giderek.
Yusuf Atılgan - Işığı olan, aydınlık.
- Light.
- Illuminated.
- Lightened.
- Lighted up.
- Bright.
ışıklı baskı
- Heliotype.
ışıklı benek
- Bk. benek