üstelemek ne demek?
- Bir düşünce veya istek üzerinde durmak, direnmek, ısrar etmek, tekit etmek
Ahmet Kerim bu yeni tutumun sebebini mutlaka öğrenmek istedi ve o kadar üsteledi ki Samim cevap vermek zorunda kaldı.
Y. K. Karaosmanoğlu - Hastalık yeniden ortaya çıkmak, depreşmek.
- Bir isteği, bir buyruğu tekrarlamak, tekit etmek.
- Bir şeyin üstüne eklenmek, katılmak, inzimam etmek.
- Entreat.
- Persist.
- Press.
- To persist.
- To insist.
- To dwell on.
- To recrudesce.
- To recur.
üsteleme
- Üstelemek işi, tekit
- Alt yargılıkta verilen sonyargının yargıtayca bozulması üzerine, ilk yargılığın bozmaya uymayarak eski yargısını yeniden vermesi ve böylece görüşünde direnmesi.
- Entreaty.
- Maintien "par le premier juge ou jugement infiré par la Cour de Cassation
üstelememek
- (neg. form of üstelemek) entreat.