üslup ne demek?
- Anlatma, oluş, deyiş veya yapış biçimi, tarz
Akşam içinde en büyük üstatların eserleri kadar mükemmel ve muhteşem olan tabiat bize bir eda ve üslup dersi verir.
A. Ş. Hisar - Bir sanatçıya, bir çağa veya bir ülkeye özgü teknik, renk, biçimlendirme ve söyleyiş özelliği, biçem, stil
Bu üslup ruhumun yazıma akseden hâletini gösteriyor.
R. H. Karay - Sanatçının görüş, duyuş, anlayış ve anlatıştaki özelliği veya bir türün, bir çağın kendine özgü anlatış biçimi, biçem, tarz, stil
Üslup beyan aynıyla insandır.
Y. K. BeyatlıDili, üslubu, istiareleri, hayalleri herkesinkinden ayrı olan bu eserin mevzusunu bile başkalarınınkine benzetmedi.
A. H. Çelebi - Bk. deyibiçim
- Bk. deyiş
- Fashion.
- Genre.
- Strong language.
- Mode.
- Touch.
- Wording.
- Style.
- Style biçem.
- Tarz.
- Stil.
- Idiom.
- Make.
- Taste.
- Turn of phrase.
deyibiçim
- Bir soru çizinliği ya da ölçekte soru ya da sınarların dile getiriliş biçimi.
- Style.
üslup bilimi
- Şahısların, özellikle sanatçıların dili kullanış biçimlerini incelemeye yönelik edebiyatla yakın ilgisi olan inceleme alanı.
- Stylistics.
- Stylistique
üslup kazandırmak
- Stylize.