üret ne demek?
- [üretmek] breed, produce, propagate, manufacture, fabricate, generate, churn out, grow, incubate, procreate, procure, put out, turn out.
üretan
- Kimyasal olarak karbamik asidin etil esteri olan ve özellikle tavşan, kobay, sıçan ve kuşlarda kullanılan ve çoğunlukla karaciğer hasarına yol açabilen genel anestezik bir madde.
- Urethane.
üreteç
- Herhangi bir mekanik enerjiyi elektrik akımına çeviren aygıt, jeneratör, dinamo.
- İşleysel erkeyi, elektriksel erkeye dönüştüren işlerge.
- İşleysel erkeyi, elektriksel erkeye dönüştüren işlerge.
- Mekanik erkeden elektrik erkesi oluşturan aygıt.
- Mekanik erkeyi elektrik erkesine çeviren aygıt.
- Kimyasal ya da fiziksel olaylar sonucu, sürekli olarak özdek ya da erke üreten aygıt.
- Generator, power unit, jenny (a.).
- Generator, dynamo.
- Generator jeneratör.
- Generator.