ötmek ne demek?
- Kuş veya böcekler, değişik tonda ses çıkarmak
Gelmiş o yaylanın baharı / öter bülbüller hoştur avazı.
Âşık Veysel - Herhangi bir nesne sürekli ses çıkarmak.
- Üflemeli çalgıların sesi çıkmak.
- Anlamsız, boş konuşmak
Onlar saçma sapan ötüp dururken, ben içimden şöyle düşünüyordum.
R. H. Karay - Sarhoş kusmak.
Blare.
Hoot.
Sound.
Squeak.
Squeal.
Toot.
Warble.
To sing.
To chirp.
To crow.
To sound.
To toot.
To resound.
To echo.
To talk foolishly.
To squeal.
To squeak.
To give forth a sound.
To chatter noisily.
To vomit.
To throw up while drunk.
Puke.
Jug.
Crow.
Honk.
ötme
- Ötmek işi.
Singing, song, crowing, squeal, warble, hoop, sounding.
Blast.
ötmemek
(neg. form of ötmek) sing, sing out, crow, caw, hoop, warble, whistle.