çoğaltmak ne demek?
- Miktarını, sayısını, ölçüsünü artırmak
Şüphe yok ki ölçüsüz bir para israfı bu borçları daha çoğaltacak, hiç azaltmayacaktı.
P. Safa - Çoğaltma makinesi kullanılarak sayısını artırmak, teksir etmek.
- Clone.
- Duplicate.
- Increase.
- Augment.
- Multiply.
- Copy.
- Reproduce.
- Aggrandize.
- Manifold.
- Propagate.
- Scale up.
- Enhance.
- To increase.
- To raise.
- To reproduce.
- To augment.
- To propagate.
- To multiply.
- Accrue.
- To make copies for distribution.
- Heighten.
- Raise.
- Run off copies.
- Strike through.
- Swell.
çoğaltma
- Çok duruma getirme, teksir.
- Çoğaltmak işi.
- Duplication.
- Increase.
- Augmentation.
- Multiplication.
- Aggrandizement.
- Reproduction.
çoğaltma araçları
- Yazılı bir yapıttan fazla sayı elde etmek için kullanılan araçlar (basım ve çoğaltma makineleri gibi).
- Printing means.
- Moyens d'impression, moyens de reproduction