çoğalmak ne demek?
- Azken çok olmak, çok duruma gelmek, artmak
Ansızın aşağıda ayak sesleri, uğultular çoğaldı.
Y. Z. Ortaç - Increase.
- Multiply.
- Accrue.
- Breed.
- Reproduce.
- Augment.
- Gain.
- Go off.
- Heighten.
- Mount up.
- Proliferate.
- Pullulate.
- Accumulate.
- Boom.
- Escalate.
- Grow.
- Propagate.
- To increase.
- To multiply.
- To become abundant.
- Accrete.
- Gather.
- Swell.
çoğalma
- Çoğalmak durumu.
- Eşeyli ya da eşeysiz hücre bölünmesi ileçoğalma. Üreme, reprodüksiyon.
- Bir maddenin miktarının artması, örneğin kristalizasyon süresince taneciklerin artması.
- Üreme.
- Eşeyli veya eşeysiz hücre bölünmesiyle hücre veya birey sayısındaki artış, üreme, reprodüksiyon.
- Accession.
- Buildup.
- Multiplication.
- Propagation.
- Reproduction.
çoğalma katsayısı
- Bir zaman aralığı içinde üretilen toplam nötron sayısının aynı aralık boyunca, kaçak ve soğrulma yoluyla kaybolan toplam nötron sayısına oranı (k).
- Multiplication factor.
- Coefficient de multiplication