çevrelenmek ne demek?
- Kuşatılmak, sınır içine alınmak, tahdit edilmek.
- Örtülmüş
Annemin, beyaz namaz beziyle çevrelenmiş başı kapıdan uzanmıştı.
Y. Z. Ortaç - To be surrounded.
çevrelenme
- Çevrelenmek işi.
çevreleniş
- Çevrelenme işi veya biçimi.
Annemin, beyaz namaz beziyle çevrelenmiş başı kapıdan uzanmıştı.
Y. Z. Ortaç