çalarak ne demek?
- Thieving
thieving
- Çalmak, hırsızlık yapmak
- Çalarak
çalar
- Farklılık veya anlam inceliği, nüans.
- Soak through, drench; penetrate; permeate; see through; rumble; fix; lower; crush, smash; stop, halt.
çalar cep saati
- Repeating watch, repeater.