çakılmak ne demek?
- Çakma işine konu olmak
Ceketini serginin tahtasına çakılmış çividen alır, omuzlarına bırakır.
S. F. Abasıyanık - Hızla düşüp saplanmak.
- Ortaya çıkmak, farkına varılmak, anlaşılmak.
- To be nailed down.
- To be driven into place.
- To be pegged down.
- Click.
çakılma
- Çakılmak işi.
çakılmamak
- (neg. form of çakılmak) smash.