ihsan ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. İyi niyet ve ihlasla, bütün işlerin en hayırlısını ve en güzelini en iyi şekilde yapma.
  2. Bağışlanan şey, kayra, lütuf, inayet, atıfet.

    Bu paşanın parmaklarını yakan ilk ihsan kesesi oldu.

    H. E. Adıvar
  3. Karşılık beklemeden yapılan yardım, iyilik.
  4. Bağışlama, bağışta bulunma.
  5. İyilik etme, iyi davranma.
  6. İyilik, lütuf, bağışlamak.
  7. Lütuf, iyilik.
  8. (en)Beneficence.
  9. (en)Benefaction.
  10. (en)Boon.
  11. (en)Largesse.
  12. (en)Kindness.
  13. (en)Bounty.
  14. (en)Charisma.
  15. (en)Charitable disposition.
  16. (en)Gift.
  17. (en)Gift granted by a superior.

ihsan etmek

  1. Bağışta bulunmak, bağışlamak.
  2. Bkz. ihsan buyurmak
  3. (en)Vouchsafe.

ihsanat

  1. (İhsan. C.) İhsanlar, lütuflar.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ihsan etmekihsanatihsandideihsandideganihsaneihsanenihsanıhümayunihsannameihsanperverihsaihsabihsadihsaıihsaiyatihs
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın